EMEKLİ VE TOPLUMSAL FAYDA

EMEKLİ VE TOPLUMSAL FAYDA
-Gazetemiz Suluova Yeni Haber’de yıllar önce yazılarıma başlarken Özellikle Suluova ile ilgili GÖRDÜKLERİMİ kaleme almayı hedeflemiştim.
Aradan geçen zaman içinde de Suluova ile ilgili gördüğüm onlarca aksaklıklardan hadiselerden, şahsiyetlerden, olaylardan ki adına ne derseniz deyin çok azını neşretme imkanı bulmuştum.
Elbette ki neşrettiğim bu yazılarla ilgili eleştiriler aldığım gibi övgüler de aldım.
Yazılarımın okunduğunun farkına vararak ta gerek eleştirileri, gerekse övgüleri saygıyla karşıladım.
Aldığım eleştirilerden bir tanesi de :
‘Suluova’dan başka yazacak konu bulamıyor musun’ idi
Buluyorum elbette. Üstelik, ülkemiz coğrafyasında
Emeklilerimiz, eğitimimiz, sağlık konularımız, geleneklerimiz – göreneklerimiz, futbolumuz, siyasetimiz vs. kafa yormadan yazılacak konularla doludur.
Hatta ülkemiz coğrafyasında bir kelimeden bir roman yazacak kadar da konu bolluğu vardır.
Ancak ben ‘aslan yattığı yerden belli olur’ misali önce Suluovam dedim.
Zira bu anlamda; kendi yaşadığım ilçem olan Suluova nın tanınmasına katkı sunan şahsiyetleri ve de geçmişten beri yine iz bırakan nostaljik yapılar hakkında araştırarak yazılar kaleme almaya-neşretmeye devam edeceğim.
Ancak zaman zaman da toplumumuzun hassas bulduğu konuları okurlarımla paylaşmayı bir yazan olarak üstüme vazife sayarım.
MESELA EMEKLİLER, Bizim emeklilerimiz, Türkiye emeklileri: istisnalar hariç ‘ Hayat şartlarına gücünü yetiremeyen kimsedir’ emekli.
Aslından uzak hazırlanan enflasyonla hakkı çalınan dır emekli.
Seyahat nedir bilmeyen, tatili hayal bile edemeyendir emekli.
Torununa: karnesinde, doğum gününde hediye alamayandır emekli.
Hevesle kaydolup kurası çıktığında Hac vazifesinden maddi imkansızlık nedeniyle vaz geçendir emekli.
Eşiyle dışarıda kafa kafaya verip yemek yiyemeyendir emekli.
Bir zamanlar ilkokullar da alfabesinin ilk cümleleri olan ‘Uyu uyu yat, yat yat uyu dersiyle hemhal edilen,
Esbel kader iş bulup çalıştığı dönemlerde ‘ Bir emekli olsam akşama kadar yatarım diyen, ve maalesef bunu da uygulayan,
Önünü ancak sokağının sonuna kadar görmesine izin verilendir emekli.
Zira aldığı maaşı ay ortasında biten, yaşamına etki eden her ürüne saat başı gelen zamlarla ömrünü tüketen,
Ve hiç de adil olmayan gelir dağılımıyla ve de emekliler arasındaki uçurum denilecek kadar arası açılmış maaş farklarıyla haksızlığa maruz kalandır Emekli.
PEKİ: EMEKLİNİN BU DURUMLARA KARŞI TAVRI NEDİR.
Bizim emeklimiz ; Kafasında kurduğu düşüncelerini olması gereken yerde söyleyemeyen
Eğer esbel kader iki üç ağızla bir yerde konuşursa ahkam kesen,
Eşini, çocuklarının ve hatta torunlarının ‘Ne işin var senin sokakta, dernekte, toplantıda, şurda-burda;
Git Camiye –gel evine söylemiyle hareket eden..
Yani evince sosyal hayatı yasaklanan
Şayet bizatihi şahsi çıkarı varsa;
Ve bu şahsi çıkar: yorulmadan, etmeden, beleşten geliyorsa kuyruk ona vız gelir. Düşüncesine sahip olan
Ama şahsi çıkarı yoksa etliye sütlüye karışmayan.
Ki: Onun hakkını başkaları arayacak,
Kendisi, binaya inşasına bir çakıl taşı dahi hizmet vermeyecek. Ancak binayı sahiplenecek.
Yok öyle şey.
EY EMEKLİ:Eğer helalinden bir şeye sahip olmak istiyorsan az çok yorulacaksın.
Armut piş ağzıma düş demeyeceksin.
Eğer hakkını arayacaksan bunun en önemli yolu tüm emekliler olarak birlikte dayanışma ve yardımlaşma ile mümkündür.
Bakınız: Ülkemiz ateş çemberi içinde.
Filistin de-Gazze de, Suriye de Emperyalistler ve dolayısıyla Siyonistler adım adım Ülkemize kibrit çakmaya çalışıyor.
Dünya Devletleri Siyonistlerin bu zalimliklerine protestolarla, yürüyüşlerle yani bir çok etkinliklerle karşı koymaya çalışırken sen nerdesin.
Git camiye gel eve, aman bana ne, o kadar insan varken ben olmasam da olur. dersen ki: gün gelir bir gün evinde rahatça televizyon seyredebileceğini mi zannediyorsun.
Kapın çalınmadan tedbirini almalısın.
Onun için biraz kımılda.
Ve yine onun için birlikte olalım, kuvvetlenelim,
Bunun için Suluova da Şeker Emeklileri Derneği diye bir kuruluş var.
Orası sadece Şeker Emeklisinin değil üye olunsun olunmasın her kesimden emekliye açılan bir kapıdır.
Bu dernek bana ne verecek diye düşünme,Ben bu dernek sayesinde ülkem için, kendim için, insanlık için toplu olarak ne yapabilirim diye düşün.
Eğer Dernekçe yasal yollarla : Filistin’e özgürlük yürüyüşü yapılacaksa, Emekliyim maaşıma zam istiyorum’ diye yasal bir eylem yapılacaksa katıl.
Katıl ki ileride gönlün rahat olsun.
Zira bu toplumsal bir faydadır. Hem senin için hem ülken için.
YAZAR: EKREM GÜN