SULUOVA’DA KERBELA ŞEHİTLERİNİ ANMA VE AŞURE PROGRAMI DÜZENLENDİ

SULUOVA’DA KERBELA ŞEHİTLERİNİ ANMA VE AŞURE PROGRAMI DÜZENLENDİ

– Suluova’da Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı ve Alevi Kültür Dernekleri Suluova Şubesi tarafından Muharrem Ayı dolayısıyla Kerbela Şehitlerini Anma ve Aşure programı düzenlendi.

Pazar mahallesindeki Cem evinde düzenlenen programa katılarak Muharrem ayında tutulan oruçların kabul olmasını dileyen Suluova Kaymakamı Şafak Gürçam; “Kıymetli Canlar, Değerli Misafirler, Bugün burada, bu mübarek gün vesilesiyle sizlerle aynı sofrada, aynı duyguda buluşmanın gönül huzurunu yaşıyorum. Muharrem ayı, hem hüzün hem de maneviyatın en derin şekilde hissedildiği bir zaman dilimidir. Kerbela’da yaşanan acı, sadece bir tarihsel olay değil; zalimin karşısında durmanın, adalet ve hakikatin yanında olmanın evrensel bir sembolüdür. Hz. Hüseyin Efendimizin ve yarenlerinin verdiği o büyük mücadeleyi rahmetle, minnetle ve saygıyla yad ediyoruz. Aşure aynı zamanda; farklı tatların bir araya gelerek aynı kazanda kaynadığı, farklılıkların zenginliğe dönüştüğü, birlik ve beraberliğin aş haline geldiği bir nimettir. Bizleri bu sofrada birleştiren şey, sadece bu güzel aş değil; sevgi, muhabbet, paylaşma ve hoşgörüdür. Bu topraklarda yüzyıllardır birlikte yaşayan bizler, Hacı Bektaş-ı Veli’nin “Bir olalım, iri olalım, diri olalım” çağrısını yürekten benimseyen bir milletiz. İnancı, mezhebi, etnik kökeni ne olursa olsun her vatandaşımız bu ülkenin asli unsurudur ve aynı çınarın dallarıyız. Devletimizin bütün kurumlarıyla her vatandaşımıza eşit mesafede durduğunu, farklılıkları zenginlik olarak gördüğünü bir kez daha vurgulamak isterim. Bu anlayışla yürüdüğümüzde, geleceğe daha güvenli adımlarla ilerleyeceğimize yürekten inanıyorum. Bu anlamlı etkinliği düzenleyenlere, emeği geçen herkese ve bu güzel sofrayı bizimle paylaşan tüm gönül dostlarına teşekkür ediyorum. Rabbim tuttuğumuz oruçları, ettiğimiz duaları kabul eylesin. Kerbela şehitlerinin manevi huzurunda birlik ve dirlik içinde yaşamayı nasip eylesin. Aşuremiz bereketli, gönüllerimiz muhabbetli olsun. Allah’a emanet olun.” ifadelerini kullandı.

Belediye Başkanı Rifat Uzun ise yaptığı konuşmasında; “Rabbim birliğimizi ve dirliğimizi bozmasın inşallah. Biz Suluova’da bir çatı altında yaşıyoruz. Kimseyi ötekileştirmeden, ayırmadan ve ayrıştırmadan aynı topraklarda yaşadığımız, aynı havayı soluduğumuz ve aynı suyu içtiğimiz ilçemize hizmet etmeye gayret ediyoruz. Biz görev süremizde hiçbir ayrılıkçı düşünce ve davranışlara yer vermeyeceğiz. Pazar, Girne ve Ata mahallelerimizde hizmetlerimiz devam ediyor. Ayırmadan ve ayrıştırmadan birliğin gücüne inanarak ilçemizde görev yapıyoruz. Tüm vatandaşlarımızın Muharrem ayını tebrik ediyorum. Emekleri için de vakıf ve dernek başkan ve üyelerine teşekkür ederim.” Dedi.

Bir konuşma yapan Amasya Belediye Başkanı Av. Turgay Sevindi’de Kerbela hadisesini anımsatarak üzüntülerini dile getirdi ve bu tür acıların bir daha yaşanmaması temennisinde bulunup Halkın Muharrem ayını kutladı.  

Alevilerin sorunlarının her kesim tarafından dikkate alınmasını isteyen Suluova da Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı Sefa Gül konuşmasında şunları söyledi: “Dedelerimiz, zakirlerimiz ve sevgili canlar. Geleneksel hale getirdiğimiz Kerbela şehitlerini anma ve aşure yemeğimize Hoş geldiniz. Bizim için kutsal sayılan hicri takvime göre Muharrem ayını idrak ediyoruz, bu ayda “insanım” diyen herkesin yüreğini sızlatan Peygamber’imizin sevgili torunu H.Z. Ali ve H.Z. Fatıma’nın sevgili oğulları İmam Hüseyi’nin Kerbela da şahadeti vardır. 10 Muharrem Kerbela günüdür. İslam’ın Hira’dan sonra yeniden doğuşudur. Aşure Hüseyni duruştur, zalime karşı mazlumun Yanında olmaktır, hak ve adalettir. Kur’an daki İslam’dır, küfürden kurtuluştur, yası matemdir, Bedir’dir, Uhut’tur, Hendek’tir, Zülfükar’dır. Nuh Peyganber zamanında başlayan Muharrem orucunu Peygamber efendimiz Muhammet Mustafa’nın tuttuğunu Kur’an-ı Kerim tefsirinde görmekteyiz. İşte bizler Peygamberimizin sevgili torunlarının ehli beyti’nin yaşadığı korkunç katliamın anısına Muharrem ayının birinden itibaren 3 günü masumu pak orucu olmak üzere 15 gün matem ve yas orucu tutarız. Zalime boyun eğmeyen direnişçilerin kahramanlıklarını kutlamak ve H.Z.Hüseyini oğlu Zeynel Abidi’nin kurtulmasına şükretmek için kurban keser, aşure pişiririz ve lokmalarımız bütün canlarla paylaşırız. Sevgili canlar, Alevilik hak Muhammet Ali yolunun kırklar meclisinde olgunlaştırdığı ve on iki imamlarla devam eden İmam Cafer Sadığın akıl öncüsünü rehber olarak alan Horasan erlerinin himmetleriyle hayat bulan inancın adıdır. İnancımızın uygulandığı mekan ve ibadet hanemizde cem evidir, ibadetimizde cemdir. Avrupa insan hakları mahkemesinde cem evleri ibadet hane olarak tanınmış olmasına rağmen bizim ülkemizde diyanet ve devlet yöneticileri Cem evlerimizi ibadet hane olarak tanımamaktadırlar. Kur’an’da Nur Suresinde Allah’ı anmak için yapılan evlerden bahsedilmektedir. Alevilere göre bu evler Cem evleridir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Laiklik yani devletin tüm dini inançlara eşit mesafede ol gerektiği yazılı olmasına rağmen uygulanmamaktadır. Alevileri yok saymış, tüm Müslümanları Sünni İslam şemsiyesi altında toplama gayreti gütmektedir. Aleviler ibadetleri konusunda devlet desteğinden mahrum kalmaktadırlar, diğer ibadet hanelere verilen destek cem evlerine verilmemektedir. Buna rağmen bizim ilçemizde Kaymakamlık makamı başta olmak üzere Belediye Başkan ve yöneticilerimiz, tüm kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütleriyle iyi ve kötü günlerimizde birlik ve beraberliğimizi sağlıyoruz, mümkün mertebe maddi ve manevi yardımlarını alıyoruz. Burada bu cem evinin yapılmasında ve hizmetlerinin devamında emeği geçen tüm canlarımıza teşekkür ediyorum. Sevgili canlar biz aleviler 72 millete aynı gözle bakan bir milletiz, bizim için misafir baş tacıdır. Misafirlerimizi memnun etmek için tüm çabamızı harcarız. Pirimizin dediği gibi, “incinsek de incitmeyiz” inancımızın ve kimliğimizin önünde ciddi engellerin olduğunu düşünüyoruz. Bizler zorunlu din derslerinin kaldırılmasını isterken okullara şimdi birde Diyanetten Din görevlisi verilmektedir, bırakında herkes inandığı gibi ibadetini yapsın. Herkes inandığı şekilde hakka ulaşırmış. Devletin bir inancı temel alıp din hizmetlerini buna göre örgütleyip finansa etmesini diğer inançlara karşı ayrımcılık yaptığını düşünüyoruz. Her inanç topluluğu benimsediği inancın hizmetlerini ve finansmanını kendi karşılamalıdır, bizler bu ülkede eşit yurttaş olmadığımızı düşünüyoruz, eşit yurttaşlık istiyoruz.  Suluova’da en fazla göçü Alevi mahalleleri vermektedir. Sevgili canlar bunların hepsi bir tesadüf müdür, kader midir yoksa ayrımcılık mıdır, bu ülkede en çok ezilen, itilen, katledilen, fişlenen, yakılan tüm bunların üzerine en aşağılık iftiralara maruz kalan Aleviler buna rağmen kimseye intikam duyguları beslemiyoruz. Sivas’ta canlarımız diri diri yakılırken, Corum’da, Maraş da, Gazi’de alevi katliamı yapılmışken kimseye en küçük zarar vermek aklımızdan geçmemiştir. Bunların yanı sıra Başbağlar’da masum insanların öldürülmesini lanetliyoruz. Bunları niye anlatıyoruz, yıllarda Türkiye Cumhuriyetini yönetenler Alevileri yok saydıkları için yeterince tanıtmıyorlar. Aleviliği ve Alevileri bu ülkede herkesin iyi tanıması lazım ki Alevilere çirkin iftiralar atılmasın, beklide devlet yöneticilerine sesimizi duyurur Alevilerin yasalardan doğan haklarını almalarına yardımcı oluruz. Biz bu ülkeyi seviyoruz, bu ülkede eşit Yurttaşlar olarak barış içinde mutlu bir şekilde yaşamak istiyoruz. Bu ülkede gerçekleştirilecek her türlü birlik, beraberlik projelerine destek olacağız. Bu gün bir araya geldiğimiz aşure etkinliğimizde herkesi, her canı kucaklıyoruz, aşuremizin bu dileklerimize vesile olmasını Cenabı Allah’tan niyaz ediyorum” diye konuştu.

Yoğun katılımın olduğu programda konuşmalarının ardından zakirler mersiye ve duazlama okudu. Vakıf ve cem evi dedesi İsmail Aykut’un yaptırdığı dualar sonrası katılanlara aşure ve lokma ikram edildi.

Kaynak: Suluovayenihabergazetesi-AA/Murat Arslan