SANAYİ BAKANI VE İLK ASTROTUMUZ GEZERAVCI AMASYA’LILARLA BULUŞTU.
SANAYİ BAKANI VE İLK ASTROTUMUZ GEZERAVCI AMASYA’LILARLA BULUŞTU.
-Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Ülkemizin ilk Astronotu Alper Gezeravcı, Amasya’da gençlerle buluştu.
Amasya’ya gelen Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Türkiye’nin ilk Astronotu Alper Gezeravcı, Amasya Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezinde öğrenci ve gençlerle bir araya geldi.
Programa Vali Önder Bakan ile birlikte, Amasya Milletvekilleri Haluk İpek ve Hasan Çilez, Amasya Belediye Başkanı Av. Turgay Sevindi, Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hakkı Turabi, protokol üyeleri, her yaştan öğrenciler ve basın mensupları katıldı.
Bakan Mehmet Fatih Kacır ve ilk Türk Astronotumuz Alper Gezeravcı, Ülkemizin uzay vizyonu hakkında katılımcılar ve öğrencilerle sohbet ettiler.
Programda ilk olarak Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hakkı Turabi, Bakan Mehmet Fatih Kacır ve Alper Gezeravcı’ya İlimize hoş geldiniz diyerek, teşekkür etti.
Ardından konuşan Bakan Mehmet Fatih Kacır şunları ifade etti: “Hepinizi sevgi, saygı ve muhabbetle selamlıyorum. Biz olmaktan, en çok mutlu olduğumuz yerdeyiz. Teknofest kuşağında, Türk gençliği ile birlikteyiz. Türk gençliği, Teknofest kuşağı, bizim için çok kıymetli. Çünkü milli teknoloji hamlesinin sahibi, öznesi sizlerseniz.
Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, tam bağımsız Türkiye idealleri doğrultusunda her ne yapılıyorsa, işin kalbinde ve merkezinde sizleri görüyoruz. Bu anlayışla, 2018 yılından bu yana dünyanın en büyük teknoloji festivallerinden birini Türkiye’de düzenliyoruz. Yüzbinlerce, milyonlarca gencimizle birlikte, Teknofestte adeta tarih yazıyoruz.
Görüyoruz ve şahit oluyoruz ki gençlerin önlerindeki engeller kaldırıldığında, onlara destek olunduğunda, dünyanın en iyi işlerine imza atabiliyorlar. Bu ideali, tam bağımsız Türkiye iddiasını, Türk Gençliğinin ellerinde yükseltiyoruz.
Türkiye savunma sanayinde ve havacılıkta muazzam başarılar ortaya koydu. Bu salondaki gencecik insanlar sayesinde bu projeler hayat buldu.
Biz 20. yüzyılın en önemli havacılık ülkesi maalesef olamamıştık. 20. yüzyılda iki cihan harbinin yaşandığı dünyada, on binlerce hava aracı üretilirken, Türkiye neredeyse bunların hiçbirinin üreticisi değildi. İhtiyacımız olan hava araçlarını, uçaklarını çoğu zaman parasını versek dahi alamadığımız dönemlerden geçtik.
Biz de başka ülkeler gibi çok erken bir dönemde havacılıkta iddia sahibi bir ülke olabilirdik. Bundan 60 yıl önce Atatürk Havalimanında Teknofest düzenlemiş. Tam da bizim düzenlediğimiz Atatürk Havalimanında. Nuri Demirağ tarafından gök şenlikleri adıyla, tıpkı Teknofestlerde olduğu gibi, Türkiye’de üretilen uçaklarla, Türk Milleti yediden yetmiş yediye buluşmuş.
Çocuklar ve gençler kendi ürettiğimiz uçaklarla iftihar etmek üzere o meydana koşmuşlar. Nuri Demirağ, Cumhuriyet’imizin ilk yıllarında demiryolu hamlesiyle önemli projeleri başarıyla gerçekleştirmiş, müteşebbis sanayici bir iş insanıdır. Arzu etmiş ve hayal etmiş ki Türkiye havacılıkta iddia sahibi bir ülke olsun. Erken sayılabilecek bir dönemde metal gövdeli uçak imal etmiş. Demiş ki; Türkiye havacılıkta iddia sahibi bir ülke olsun. Uçakları geliştirecek teknisyenler, mühendisler yetişsin diye gök okulları açmış, İstanbul’da ve memleketi Sivas’ta.
1941’de tam da bizim Teknofest düzenlediğimiz yerde, Etimesgut’ta bir uçak fabrikası kurulmuş. Fabrika dokuz yıl boyunca faaliyet göstermiş. 950 kişinin çalıştığı bir uçak fabrikasından bahsediyoruz. Türkiye gibi ülkelere Amerika’nın öncülüğünde ikinci Dünya Savaşı sonrasında sözüm ona kalkınma yardımları verilmeye başlanmış. Türkiye Marshall Planı Yardımları ile tanıştığında Türkiye ve benzer ülkelere denilmiş ki, siz sakın böyle kısıtlı kaynaklarınızla uçak filan yapmaya bakmayın. Rekabet edemeyeceğiniz altından kalkamayacağınız işlerle kısıtlı kaynakları sakın heba etmeyin denilmiş.
Hürkuşu hepimiz tanıyoruz. Eskiden Türk filmlerinde Vecihi ismi de kullanılıyordu biliyorsunuz. Vecihi Hürkuş bir İstiklal Savaşı kahramanı, Türkiye Büyük Millet Meclisinden üç kez taltif nağmeyle takdir edilmiş, bir İstiklal Savaşı kahramanından söz ediyoruz. Vecihi bu ülkede uçak üretmiş. Fakat ürettiği uçakları uçurmasına izin verilmemiş. Onun da önü kesilmiş maalesef.
20. yüzyıl boyunca maalesef adeta yarım bırakılmış hikayeler ve akamete uğratılmış hikayelerle doluyuz. Ve böyle geldik 2000’li yıllara. Ama 2000’li yıllarda bir sağlam irade, bu ülkenin ihtiyacı ne varsa, biz onu kendi evlatlarımızın alın teri ile üreteceğiz. Kendi insanımızın aklına emeğine gücüne güveneceğiz ve nihayetinde kendi ihtiyaçlarımızı kendimiz göreceğiz.
Türk Gençliği Bayraktar, Akıncı, Aksungur, Anka, Hürkuş, Atak, Gökbey, Kızıl Elma, Kaan ile Türk Milletinin imzasını gökyüzüne attı. Demek ki bizim başkalarından eksik kalan hiçbir yanımız yokmuş. Önü açıldığında bu milletin evlatları dünyanın en iyi işlerini yapabiliyorlar.
Bizler birlikte çok büyük işler yapmak istiyoruz. Savunma sanayinde ve havacılıkta nasıl tarihi başarılara imza attıysak, sanayi ve teknolojinin tüm alanlarında sizlerle beraber yeni başarı hikayeleri yazmak istiyoruz. Uzay bilimi ve teknolojilerini de her açıdan çok kıymetli bir alan olarak görüyoruz. Çünkü uzay teknolojileri neredeyse, tüm akıllı savunma sistemlerinin tabanını oluşturmaktadır.
Tüm kritik sistemlerimizi uzay teknolojinden istifade ediyoruz. Son 20 yılda adım adım bütün bu alanlarda önemli bir yetkinlik ve kabiliyet geliştirdik. 1980’ler ve 90’larda bütün dünyada devrim yaşanırken, Türkiye maalesef siyasi ve ekonomik istikrarsızlıkla mücadele etmiştir. Fakat 2000’li yıllarda, yine aynı sağlam irade bu milletin uydu teknolojilerinde, dünyayla yarışması lazım diyerek, bütün bu alanlardaki projeleri kazandırmıştır.
Biz önce Türksat 1A uydusunu yaptık, sonra TÜRKSAT uydusunu, Göktürk Uydusunu, son olarak da İMECE’yi ürettik ve uzaya gönderdik. Türkiye’nin ilk haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A’yı geliştirdik. Bu yıl 2024’te uzaya gönderdik. Kendi haberleşme uydusunu üretebilen 11 ülkeden biri Türkiye’dir. Milli hibrit roket motorumuzu uzayda ateşlediğimiz ve kendi geliştirdiğimiz uzay aracıyla Ay’a eriştiğimiz, ay misyonunu da yine sizler gibi Türk gençlerinin emeği ile başaracağız.
Uzaya erişim daha ucuz hale geldi. Yılda 2000-2500 uydu uzaya gönderiliyor. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan Beyefendi, Milli Uzay Programını dünyaya duyururken, bir de iddialı hedefini daha ortaya koymuştu. Biz de bir vatandaşımızı uzay bilim misyonu icra etmek üzere uluslararası uzay istasyonuna göndereceğiz demişti. İşte Alper Gezeravcı, Türkiye’nin ilk astronotu. 2024 yılının başında Uluslararası Uzay İstasyonuna gitti ve 19 günlük bir görevi başarıyla tamamladı.
Bu misyon elbette Türk Bilim İnsanlarının hazırladıkları ve bir çok alanda araştırma projelerini en ileri düzeye çıkabilmesi adına Türk bilim dünyasında yeni bir sayfa açmış oldu. Bunun en önemli tarafı da Türk gençlerine ve Türk çocuklarını kazandırdıklarıdır. Alper Gezeravcı ay yıldızlı Türk Bayrağı ile birlikte bu misyonu icra etmiş oldu. Alper bey dört kişilik bir takım içerisinde bu misyonu gerçekleştirdi.
Alper Gezeravcı ile birlikte gerçekleştirdiğimiz bu misyon, artık Türk Milletinin çocuklarının, başka milletlerin evlatlarına ait olduğu gerekçesiyle hiçbir hayali kurmaktan vazgeçmeyecekleri bir dönemin başlangıcıdır. Biz istiyoruz ki, sizin hayalleriniz ufkun ötesine geçsin. Siz hayallerinize sınır koymayın. Sınır koymaya kalkanlara da asla izin vermeyin. Sizin yanınızda ve arkanızda güçlü bir Türk Devletinin iradesi var. Yeter ki sizler, hayallerinizin peşinde koşun. Bizlerin en önemli görevi sizlerin yanında olmak ve sizlerin önünü açmaktır. İşte bu anlayışla Teknofestleri düzenliyoruz.
Bu anlayışla Türkiye’nin dört bir yanında Teknoparklar kuruyoruz. İnşallah bu anlayışla Amasya Üniversitesine de bir Teknopark kazandıracağız. Biz sözümüzü tutacağız, ama sizlerden de bir söz duymak istiyoruz. Milli teknoloji hamlesinde sınır tanımadan, sonuna kadar koşmaya var mısınız. Tam bağımsız Türkiye iddiasına sonuna kadar sahip çıkmaya var mısınız. Sevgili gençler, ben bu duygularla hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyor, sizlere başarılar diliyorum. Sağlıcakla kalın. Allaha emanet olun.” İfadelerini kullandı.
Bakan Mehmet Fatih Kacır’ın konuşmalarının ardından İlk Astronotumuz Alper Gezeravcı, uluslararası uzay istasyonunda yer aldığı görevi boyunca, yaşadıkları tecrübeleri ve uzayda gerçekleştirdiği bilimsel çalışmaları, katılımcılar ve öğrencilerle paylaştı.
Kaynak: Suluovayenihabergazetesi-AA/Murat Arslan